24 Ekim 2007 Çarşamba

fasülyeden merdiven

parçalanmış ruhumdan bir merdiven yapıyorum göğün bilinmeyen yerlerine uzanabilen sihirli fasülyeler misali. Farklı bir heyecanla başladığım bu oluşta diğerleri gibi bir sis kümesinde kayboldu istemeden. Gözyaşlarımın aksinde birleştirirken parçalarını ruhumun, yeniden dönebilmek için bıraktığım yerine hayatımın(!); farkettim ki en büyük parçamı almış benden şimdi insanüstü bir çabayla benden uzaklaşan hücre yığınları. Ki o parça sahipti bütün samimiyetime; ki o samimiyetti göğün bilinmeyen yerlerine ulaştığında yoğunlaşıp olacaktı bir yağmur bulutu; ki o yağmur bulutu ulaştıracaktı samimiyet damlacıklarını toprağa; ki o toprak -bire bin vermiş- karşılık verecekti kuşkusuz ruhuma. Yeniden doğacaktım belki bir yaprakta, çicekte ya da ağaçta. Farklı ısıtacaktı güneş benliğimi. En büyük parçamın eksikliğini duymam bu yüzdendir ki sadece yaşamak istiyorum eksik olsa da bir yanım onu bulmak için...
05.12.05 , 11:48

Hiç yorum yok: