24 Ekim 2007 Çarşamba

canyeleği

elleri gidip gelirken kızının saçında bir annenin sevgi ve özenle örülmüş bir örgüye benzer her ilişki. Örgüdeki her saç kadar dayanıksızdır lakin örgü kadar bütünseldir ki insanda olan her şeyi içerir: Sevgi, kıskançlık, nefret,... An gelir harmonisi bozulursa örgünün yağmurda ıslanınca, tel tel olup dağılır düşünceler, duygular. Bir bütünlük ve varlık belirtisi göstermekten uzaklaşır örgü. Hz.Nuh zannedersin kendini yağmur tufana dönüşürken beyninde. Geçmesini beklersin sakin bir şekilde, gemiden düşene kadar şüphelerin. Şimdi lanet yağdırmaya başlamışsındır olup biten her şeye. Boğuşurken boyunu aşan dalgalarla, sesini duymasını istersin herhangi birisinin. Sadece duymasını... Ve duyulmuşçasına melekler gökyüzünde oyun oynarlarken üç maymundan bihaber, yaramaz bir melek bir yıldız düşürür eteğinden suya. Ardından suya değen yıldız kozmik bir ışımayla dönüşüverir canyeleğine. Tutunursun sıkıca rahat nefes alabilmenin verdiği kuvvetle. Şimdi canyeleğin ve benliğin vardır yanında koca tufanda. Sular çekilip yerçekiminin etkisini hissettiğinde anlamışsındır canyeleğinin yalnızlığın olduğunu. Zaman ayarlı bir ritimle atmaya başlayan kalbin ilk damlayı pompalamaya başladığından beri seninledir aslında aynı canyeleği. Yalnız tufanlarında görebilmeni istemiştir beynin o kadar. Zaten üstünde olanı giydiğini sanmanı sağlayan halüsinasyonu doğrulamak kadar basittir beyninin işi. Ve sen her seferinde semadan sana bahşedilen en güzel yıldızdan kaçıyorsun üstüne düşmekteymiş gibi...
04.04.06 , 00:50

1 yorum:

tuğba dedi ki...

suskunluğumu bozuyor
cama vuran yağmur sesleri
ardından fısıldıyor rüzgar
BEN varken BENSİZLİĞİMİ..!!!
bir yıldız kayıyor gökyüzünden
özgürlüğüne kavuşuyor
beni de çağırıyor yanına
elimden gelmiyor gitmek
yüreğim koşuyor onlara doğru
ama izin vermiyor ellerim
kral için ne zordur taçsızlık!!!
bu son,bu son diyorum yüreğime
hem acı,hem sevinçtir YALNIZLIK...!!!